Minimal ByPass ile Göğüs Kemiğini Kesmeden Ameliyat

Tıp dünyasında en sık gerçekleştirilen ameliyatlardan birisi klasik bypass cerrahisidir. Klasik ve geleneksel bypass operasyonu hayatımızı kurtardığı gibi hastaları zorlayan ve normal yaşantılarına dönmelerini de geciktiren bir yöntem. Kalbe giriş yapabilmek için göğüs kemiğinin kesilmesini gerektiren klasik bypass’ta hastaların iş yaşantılarına, sosyal hayatlarına dönmeleri uzun ve zorlu bir süreç haline geliyor. Ancak göğüs kemiğini kesmeden, küçücük bir kesi ile kalbe ulaşmayı sağlayan kapalı minimal bypass yöntemi sağladığı avantajlar ile kısa zamanda klasik bypass’ın yerini alacak bir tedavi olarak öne çıkıyor.

İstatistiki veriler ülkemizde her yıl ortalama 300 bin insanımızın kalp krizi geçirdiğini ve bunların üçte birinin yani 100 bin kadarının ne yazık ki yaşamını yitirdiğini gösteriyor. Hayatta kalanların ise önemli bir kısmı (ortalama 120 bin) ilk bir sene içerisinde yeniden kalp krizi geçiriyor. Ülkemizdeki ölüm sebepleri arasında yüzde 40’lık bir oranla kalp hastalıkları başı çekiyor. Ve Türkiye’de yılda ortalama 80 bin civarında açık kalp ameliyatı gerçekleştiriliyor.

Geleneksel Bypass'ın Hastaları Zorlayan Yan Etkileri

Bypass cerrahisi geçiren hastaların en büyük problemleri göğüs kemiğinin kesilmesinden dolayı ortaya çıkıyor. Operasyonun ardından öksürürken ya da hareket ederken hissedilen şiddetli ağrılar, hastaların en çok yakındıkları semptomların başında geliyor. Bypass ameliyatı sonrasında kesilen göğüs kemiğinin tümüyle yeniden kaynaması ise bir buçuk ayı buluyor. Kimi zaman hastalar bu sürede göğüs korsesi takmak zorunda kalabiliyorlar. Ya da sürekli olarak yanlarında bir yastıkla dolaşıp, öksürme sırasında bu yastığı göğüslerine bastırarak hissettikleri ağrıyı azaltmaya çalışıyorlar.

Bazı durumlarda bu kemiğin iyileşmesinde bazı sıkıntılar yaşanıyor ve bölgede meydana gelen bir enfeksiyon, tedavinin aylarca sürmesine neden olabiliyor. Hatta kemiğin kaynama sürecinde bazı sorunlar yaşanırsa ikinci bir ameliyatla bu durumun düzeltilmesi gerekebiliyor. İyileşme ve normale dönme süresinin çoğu zaman bir buçuk-iki ay gibi sürelere yayılması, hastaların uzun süre yalnızca sırt üstü yatmak zorunda kalması ve araç kullanamamaları da diğer dezavantajlar.

Minimal Bypass İle Göğüs Kafesi Açılmadan Ameliyat

Kapalı bypass veya minimal bypass operasyonu göğüs kafesini açmadan da tüm damarları değiştirebilmemize, dolayısıyla da hastayı eski sağlığına kavuşturmamıza imkân sağlıyor.

Minimal Bypass'ın Avantajları

Klasik ve geleneksel bypass cerrahisine göre çok sayıda avantajı olan Minimal Bypass’ın tercih edilme sebeplerine gelin birlikte göz atalım:

- Ameliyat sırasında hastanın hiçbir kemiğine zarar verilmediği için operasyon sonrasında çok az ağrı hisseder. Konforlu ve hızlı bir iyileşme süreci yaşar.
- Operasyon küçük bir kesi ile gerçekleştirildiği için ameliyat anında ve de sonrasında çok daha az kana ihtiyaç duyuluyor.
- Hastanın yoğun bakımda ve hastanede geçirdiği süre ise çok daha kısa oluyor. Vakaların büyük çoğunluğunda hasta 4. gün itibariyle evine gidebiliyor.
- Minimal bypass operasyonu geçiren hastalar sosyal yaşantılarına ve iş hayatlarına çok daha erken bir şekilde dönebiliyorlar.
- Hastalar operasyonun ardından diledikleri her pozisyonda uyuyabiliyorlar ve 15 gün içerisinde yeniden araç kullanabilecek hale gelebiliyorlar.
- Minimal Bypass’ta açılan kesinin çok küçük olması hastaları kozmetik ve estetik açıdan da mutlu ediyor. Birkaç ay içerisinde dışarıdan bakıldığında hastanın minimal bypass operasyonu geçirdiğini anlamak çok zor hale geliyor.
- Minimal Bypass’ta hiçbir kemiğe zarar verilmiyor ve hastanın vücut bütünlüğü korunuyor.
- Bacak bölgesinden bir damar kullanılması gerekirse bacağa kesi atılmadan ihtiyaç duyulan damar endoskopik yöntemle çıkartılabiliyor.

Minimal Bypass Gelecekte Klasik Bypass'ın Yerini Alabilir Mi?

Günümüz toplumunda insanlar ameliyatlarının ardından ağrı hissetmeden ya da hastanede uzun süreler boyunca kalmadan bir an önce evlerine, sosyal yaşantılarına ve iş hayatlarına dönebilmek istiyor. Veya vücuduna bakıldığında kimse cerrahi bir operasyon geçirdiğini anlamasın istiyorlar. Hastaya ve doktora sağladığı bu çok sayıda avantaj, minimum seviyeye indirdiği risk faktörleri ve zaman içerisinde ucuzlaması beklenen maliyetler düşünüldüğünde Minimal İnvaziv Bypass cerrahisinin yakın gelecekte klasik Bypass’ın yerini tümüyle alacağını düşünmek çok da zor değil.

Minimal Baypass Fiyatları

Minimal Bypass ameliyatı fiyatları ameliyatı gerçekleştirecek olan hekimin tecrübe ve uzmanlığına, sağlık kuruluşunun donanımına göre değişkenlik göstermektedir. Minimal Bypass fiyatları ile ilgili bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.

Bize Ulaşın

Doktorlarımız

Blog

 Sizi Arayalım